Bugün 11.15 itibarıyla dünya üzerinde bulunmamın 28. yılını tamamlamış bulunuyorum.
Tam 28 sene önce tüm hatırlayacaklarıma tamam dedikten sonra bir Salı günü yollanmışım buraya. Belki de Salı günlerine içten içe sempati duymamın sebebi bu da olabilir, bilmiyorum. :)
Karlı bir kış günüymüş öyle diyorlar. E memleket Kayseri tabii.
Memleketten ayrılıp ailemden ayrı yaşamaya başlamamın ise 10. yılı.
18 yaşımda üniversite için çıktığımı zannettiğim ama anlaşılan o ki kendimi keşfetmeye çıktığım bu yolculukta pek çok şey yaşadım, öğrendim, fark ettim, hatırladım. Hayal kırıklığına uğradım ama hayal kurmaktan vazgeçmedim. Bazen kolay oldu, bazen zor, bazen her şey üst üste geldi, bazen çok uzun süre bekletti, bazen hüngür hüngür ağlattı, bazen de kahkahalara boğdu. İnişli çıkışlı, kalp ritmi gibi, her şey tam da olması gereken zamanda, olması gerektiği gibi oldu ve ben yaşadım.
İtiraf etmeliyim ki bu 28 yılın köprüden önce son çıkışı hiç kolay olmadı. Çünkü olmamalı bazen.
Yıldızların parlaklığını görmemiz için havanın kararması gerekiyor.✨ Durup durup tam yeri geldiğinde konuşan abim bir söz hatırlattı bana 1.5 ay önce. Demiş ki Neyzen Tevfik
"Hayat çatlak bardaktaki suya benzer, içsen de tükenir içmesen de; bu yüzden hayattan tat almaya bak, çünkü yaşasan da bitecek yaşamasan da."
Öyle yaptım ben de. Aslında her zorlayıcı süreçte olduğu gibi zamanı geldiğinde hayattan keyif aldığım şeylere yöneldim. Kendimi hatırladım ve karanlığımda parlayan o minik yıldızlar göz kırparak gel gel yaptılar :). Yıldızları topladım, dilek tuttum ve hikayemin devamını yazmaya koyuldum.
Zorba Proje doğdu bu sürecin sonunda. Yazmayı öğrendiğim günden beri bir şeyler yazıyorum - buna çok istediğim kalem kutusuna sahip olmak için anneme mektup yazmam da dahil :). Bazılarını paylaşıyorum, bazılarını da sadece kendime yazıyorum. Şimdi dönüp geriye bakıyorum da ne çok şey değişmiş bu sürede. O zaman üzüldüklerim, bugün güldüklerime; o zamanki keşke'lerim bugünkü iyi ki'lerime evrilmiş. Değişmeyen tek şey gerçekten değişimmiş. Değiştiremeyeceğim şeylere odaklanıp boşa kürek çekmektense rotayı kendime çevirdiğimde değişen ben olmuşum meğer.
İşte tüm yazdıklarımı, çaldıklarımı, okuduklarımı, dinlediklerimi, söylediklerimi, çizdiklerimi, gördüklerimi kısacası beni mutlu eden, ben yapan, düşündüren, güldüren, fark ettiren, şaşırtan, ilham aldığım her şeyi bir araya toplamaya karar verdim. Zorba Proje çok daha güçlü ve bambaşka bir hayalin ilk adımı belki sadece. O hayal mi ne? Bana kalsın şimdilik :). Diyeceğim o ki Zorba Proje şu an için amaçsız. Nereye gideceğini ben de bilmiyorum. Plansız ve amaçsız olması ona duyduğum heyecanı arttırıyor, sanırım bildiğim tek şey de bu. 'Ansızın bakıp geçti' diyor ya, öyle işte. Çıktı birden. Ansızın.
Peki neden mi Zorba? Hikayesini kesinlikle anlatmaya niyet ettiğim bir dönemden bana kalan en büyük hediye Nikos Kazancakis'in Zorba'sı. Ortaokul yıllarımda dinlemeye başladığım Yunanca şarkıların bana sebepsiz yere huzur vermesine dayanıyor kökeni. Bir de hep ama hep hayranı olduğum canım Ege'ye. Hem hangimizin kalbi kalmadı ki Ege'de :) !?💙 Peki niye mi Proje? O da tatlı mı tatlı bir kadından hediye. Dedi ki bana bir gün "Hayallerine hayal deme, proje de. Hayal çok soyut, proje olsun, rotasını çiz, çiz ki yolunu bulsun." İşte tüm bunlar oldu size Zorba Proje :).
Zorba Proje öncelikle 0-8'deki kız çocuğuma, 8-18'deki genç kızıma, 18-28'deki genç kadınıma;
sonra da bir şekilde bu projede görecekleri, dinleyecekleri, hatırlayacakları, okuyacaklarından ilham alacak, belki de kendisine bir kapı aralayacak ve "ah be Gözde ne iyi ettin de paylaştın", "yaa ne muhteşem bir şarkı bu" , "aa bak sahiden" diyecek herkese hediyemdir :).
Evet hayat zor, karmaşık ve yorucu ama bir o kadar da umut dolu, eğlenceli ve kolay. Bazen bir şarkı, bir söz, bir kelime yetiyor yaşadığını hissetmek için. Ansızın parlıyor yıldızlar.
Şarkı, şiir, kitap, sanat paylaşıp biraz yazacağım ben bundan sonra. Severseniz gelin siz de. :)
Değiştiremeyeceğimiz pek çok konunun içinde yaşamlarımız biz farkına varmadan akıp gidiyor. Bırakalım bize karşı değil, bizimle birlikte aksın.
Yıldızlarınızı fark etmeniz dileklerimle,
İyi ki doğdun Zorba Proje.
Size not: 30'a yaklaştıkça 28'de sabitliyormuşuz öyle diyorlar, sonsuza kadar 28'im dimi :) ?
Kendime not: Olur da bir 10 sene daha yaşayıp memleket plakasını görürsen ilk notu tekrar düşün. :)
Yardımcılara not: Düştüğümde hemen kaldırmak için acele ettirmeyen, zamanı geldiğinde elimden tutan, el fenerini uzatan, bazen sadece sımsıkı sarılan ama her daim kendilerini hissettiren canım ailem, arkadaşlarım, rehberlerim. Nasılsın'larınızdan, beni arayabilirsin'lerinizden, yaşanmışlıklarınızdan, çekincelerinizden, ince düşüncelerinizden ve yanımda olmayı tercih etmelerinizden öperim. İyi ki varsınız, varız.
Comments